YOKDİL Sosyal Bilimleri Sınavında Çıkmış Verb (Fiil) Kelime Listesi

YOKDİL Sosyal Bilimleri Sınavında Çıkmış Verb (Fiil) Kelime Listesi

Abandon: Terk etmek, bırakmak
Abolish: Kaldırmak, ortadan kaldırmak, feshetmek
Abort: Uzaklaşmak, çocuk düşürmek
Abuse: Kötüye kullanmak, suiistimal etmek
Accelerate: Hızlanmak, hız kazanmak
Accept: Kabul etmek, kabullenmek
Acclaim: Övmek, ilan etmek
Accumulate: Toplamak, biriktirmek
Accuse: Suçlamak
Achieve: Başarmak, elde etmek
Acknowledge: Tanımak, kabul etmek, onaylamak
Acquire: Kazanmak, elde etmek
Act: Davranmak, hareket etmek, oynamak
Adapt: Uydurmak, uyarlamak, uyum sağlamak
Add: Eklemek
Adjust: Ayarlamak, uydurmak, alıştırmak
Admit: Kabul etmek
Adopt: Benimsemek, kabul etmek
Advance: İlerletmek, geliştirmek
Advocate: Savunmak, müdafaa etmek
Affect: Etkilemek, etki etmek
Afford: Parası yetmek, gücü yetmek
Agree: Aynı fikirde olmak
Aid: Yardım etmek, yardımcı olmak
Alarm: Telaşlandırmak, korkutmak
Alienate: Soğutmak, yabancılaştırmak
Allow: Bırakmak, izin vermek
Alter: Değiştirmek, başkalaştırmak
Alternate: Sıra ile yapmak, değişimli olarak yapmak, dönüşümlü
Amass: Yığmak, toplamak, biriktirmek
Analyze: Analiz etmek, tahlil etmek
Announce: Duyurmak, ilan etmek
Appeal: İlgisini çekmek, hoşuna gitmek
Appear: Görünmek, ortaya çıkmak,belirmek
Applaud: Alkışlamak, el çırpmak
Apply: Başvuruda bulunmak, başvurmak
Appoint: Tayin etmek, atamak, saptamak
Appreciate: Takdir etmek, değerini bilmek, kıymetini anlamak
Approach: Yaklaşmak, yanaşmak
Approve: Uygun görmek, onaylamak
Argue: Tartışmak, görüşmek
Arise: Ortaya çıkmak, yükselmek, kalkmak
Arouse: Uyandırmak, kaldırmak, artmak
Arrange: Düzenlemek, hazırlamak
Ascertain: Öğrenmek, aslını öğrenmek
Aspire: Çok istemek
Assassinate: Suikast düzenlemek, öldürmek
Assert: Söylemek, iddia etmek, ileri sürmek
Assign: Vermek, tahsis etmek, göreve seçmek
Assume: Farz etmek, saymak
Assure: Garanti etmek, temin etmek
Astonish: Şaşırtmak, afallatmak
Attach: Eklemek, iliştirmek, takmak
Attack: Saldırmak, hücum etmek
Attain: Ulaşmak, erişmek
Attempt: Teşebbüs etmek, kalkışmak
Attend: Katılmak
Attract: Çekmek, ilgisini çekmek
Attribute: Bağlamak, dayandırmak
Avoid: Kaçınmak, sakınmak
Award: Vermek (ödül), karar vermek
Balance: Tartmak, dengelemek
Ban: Yasaklamak
Battle: Savaşmak, mücadele etmek
Bear: Dayanmak, çekmek, katlanmak
Beat: Vurmak, dövmek
Bite: Isırmak, dişlemek, sokmak
Blame: Suçlamak
Bleed: Kanamak, kan ağlamak
Blend: Harmanlamak, karıştırmak, karışmak, harmanlamak
Bomb: Bombalamak
Bond: Tutturmak, yapıştırmak
Boost: Artırmak, yükseltmek
Bound: Sınırlarını çizmek, sınırlamak, kuşatmak
Breed: Doğurmak, çoğalmak
Broadcast: Radyo veya TV ile yayın yapmak
Capitalize: Sermayeleştirmek, fayda sağlamak
Capture: Yakalamak, ele geçirmek,yansıtmak
Cease: Kesmek, durdurmak
Celebrate: Kutlamak, anmak, övmek
Challenge: Düelloya davet etmek, meydan okumak
Cheat: Hile yapmak, dolandırmak, kandırmak, kopya çekmek
Circle: Çevrelemek, kuşatmak, daire çizmek
Civilize: Uygarlaştırmak, medenileştirmek
Claim: İstemek, talep etmek, iddia etmek
Classify: Sınıflandırmak, sınıflamak, ayırmak
Coincide: Rastlamak, denk gelmek, uymak
Collapse: Çökmek, düşmek, yıkılmak
Collect: Toplamak
Combine: Birleştirmek, kombine etmek
Comfort: Rahatlatmak, teselli etmek
Comment: Yorumlamak, değerlendirmek
Commit: İşlemek, suç işlemek
Communicate: İletişim kurmak
Compare: Karşılaştırmak, mukayese etmek
Compensate: Karşılamak, telâfi etmek, eşitlemek
Compete: Yarışmak, rekabet etmek
Compile: Derlemek, toplamak
Complain: Şikâyet etmek, söylenmek, yakınmak
Compose: Oluşturmak, bestelemek
Comprehend: Anlamak, kavramak, algılamak
Comprise: Kapsamak, içermek, içine almak
Compromise: Uzlaştırmak, ara bulmak, uzlaşmak
Concentrate: Yoğunlaşmak, bir yerde toplamak
Conclude: Bitirmek, sonuçlandırmak
Conduct: Yönetmek, düzenlemek
Confine: Sınırlamak, tutmak, hapsetmek
Confirm: Onaylamak, doğrulamak
Conform: Uymak, uyumlu olmak
Confront: Yüz yüze getirmek, yüzleştirmek
Confuse: Şaşırtmak, kafasını karıştırmak, karıştırmak
Conquer: Fethetmek, almak
Consider: Dikkate almak, hesaba katmak
Consist: Oluşmak, meydana gelmek
Constitute: Kurmak, teşkil etmek, oluşturmak
Consult: Danışmak, başvurmak
Contact: İlişki kurmak, irtibat kurmak
Contain: Kapsamak, içermek
Contemplate: Niyet etmek, düşünmek
Continue: Devam etmek, sürmek
Contract: Bir hastalık kapmak, yakalanmak
Contradict: Yalanlamak, aksini iddia etmek
Contribute: Katkıda bulunmak, vermek
Convey: Taşımak, nakletmek, iletmek
Convict: Mahkum etmek, suçlu bulmak
Convince: İkna etmek, inandırmak
Cooperate: İşbirliği etmek, işbirliği yapmak
Cope: Başa çıkmak, üstesinden gelmek
Cost: Mal olmak
Counsel: Nasihat etmek, akıl vermek
Count: Saymak, hesaba katmak
Counter: Karşılık vermek, karşı koymak
Cover: Kapamak, örtmek, kaplamak
Crash: Kırılmak, parçalanmak, çarpmak
Create: Oluşturmak, yaratmak
Criticize: Eleştirmek, kusur bulmak
Crumble: Ufalamak; parçalamak
Curb: Frenlemek, gem vurmak, zapt etmek
Cure: İyileştirmek, tedavi etmek
Curtail: Kısaltmak, kısmak
Customize: Müşteri isteğine göre değiştirmek
Damage: Hasar yapmak, zarar vermek
Debate: Çekişmek, tartışmak
Decay: Çürütmek, çürümek, bozmak
Decide: Karar vermek, kararlaştırmak
Declare: Açıklamak, beyan etmek, ifade vermek
Decline: Azalmak, düşmek, geri çevirmek
Decorate: Süslemek, bezemek, dekore etmek
Decrease: Küçülmek, azaltmak, eksiltmek
Deduce: Anlamak, sonuç çıkarmak
Defeat: Yenmek, aşmak, devirmek
Defend: Savunmak, korumak, müdafaa etmek
Define: Tanımlamak, belirtmek, tarif etmek
Deliver: Dağıtmak, teslim etmek
Demand: İstemek, talep etmek
Demise: Vasiyetle devretmek; bırakmak
Demonstrate: Göstermek, gösteri yapmak
Denote: Göstermek, belirtmek, ifade etmek
Denounce: İhbar etmek, kınamak
Deny: Reddetmek, inkâr etmek
Depend: E bağlı olmak,
Derive: Türetmek, kaynaklanmak
Describe: Tanımlamak, tarif etmek
Deserve: Hak etmek, lâyık olmak
Design: Tasarlamak, dizayn etmek
Desire: İstemek, şiddetle arzu etmek
Destroy: Tahrip etmek, yıkmak
Detach: Çözmek, ayırmak, sökmek, yırtmak
Detain: Alıkoymak, mahrum etmek
Deter: Yıldırmak, caydırmak
Determine: Kararlaştırmak, belirlemek,karara bağlamak,
Devastate: Mahvetmek, tahrip etmek
Devise: Tasarlamak, planlamak
Devote: Adamak, ayırmak
Dictate: Dikte etmek, söyleyerek yazdırmak
Differ: Benzememek, farklı olmak
Diffuse: Yaymak, dağıtmak, dağılmak
Dig: Anlamak, hoşlanmak, kazmak
Diminish: Azaltmak, eksiltmek, azalmak
Disagree: Aynı fikirde olmamak, uyuşmamak
Disappear: Gözden kaybolmak, yok olmak
Discourage: Yıldırmak, cesaretini kırmak
Discover: Keşfetmek, ortaya çıkarmak
Discuss: Tartışmak, görüşmek
Disdain: Hafife almak, küçümsemek
Display: Sergilemek, göstermek
Dispute: Tartışmak, çekişmek, münakaşa etmek
Disrupt: Dağıtmak, parçalamak, ayırmak
Distinguish: Ayırt etmek, ayırmak
Distort: Saptırmak, çarpıtmak
Distract: Dikkatini dağıtmak
Distress: Üzmek, acı vermek, sıkmak
Distribute: Dağıtmak, vermek
Distrust: Güvenmemek, inanmamak
Disturb: Rahatsız etmek, huzursuz etmek
Divide: Bölmek, ayırmak
Dominate: Egemen olmak, hakim olmak
Drain: Akıtmak, kurutmak
Drop: Düşmek, düşürmek, alçalmak
Educate: Eğitmek, okutmak, yetiştirmek
Elect: Seçmek, atamak
Eliminate: Çıkarmak, atmak, elemek
Embody: Cisimleştirmek, somutlaştırmak
Embrace: Kucaklamak, kucaklaşmak
Emerge: Ortaya çıkmak, doğmak
Emigrate: Göçmek, göç etmek
Emphasize: Vurgulamak, üzerinde durmak
Employ: Çalıştırmak, iş vermek
Enable: Yetki vermek, izin vermek, olanak vermek
Encounter: Karşılaşmak, rastlaşmak
Encourage: Cesaretlendirmek, desteklemek
Endeavour: Çabalamak, uğraşmak, çaba harcamak
Enforce: Zorlamak, güçlendirmek,yürütmek
Engage: İşe almak, tutmak, meşgul etmek, bağlamak
Enhance: Artırmak, yükseltmek, büyütmek
Enrich: Zenginleştirmek, zengin etmek
Ensure: Sağlama almak, garantiye almak
Entitle: Hak etmek, yetki vermek, hak tanımak
Envy: Gıpta etmek, imrenmek, kıskanmak
Erupt: Püskürmek, fışkırmak, patlamak
Establish: Kurmak, yapmak, yerleştirmek
Esteem: Değer vermek, saygı duymak
Estimate: Tahmin etmek, değer biçmek
Evoke: Çağrışım yapmak, anımsatmak, hatırlatmak
Evolve: Geliştirmek, gelişmek, evrim geçirmek
Examine: Denetlemek, İncelemek
Excavate: Kazmak, oymak, kazı yapmak
Exceed: Aşmak, geçmek
Excel: Üstün olmak, sivrilmek
Exchange: Değiştirmek, değiş tokuş etmek
Exclude: Dışında tutmak, dışlamak, içeri almamak
Exercise: Uygulamak, egzersiz yapmak
Exhibit: Göstermek, ortaya koymak
Exist: Var olmak, olmak, bulunmak
Expand: Büyütmek, yayılmak, genişlemek
Expect: Ummak, beklemek
Explode: Patlatmak, havaya uçurmak
Exploit: Kullanmak, faydalanmak, sömürmek
Explore: Keşfetmek, araştırmak
Export: İhraç etmek, dışarıya satmak
Express: İfade etmek, anlatmak, açıklamak
Extend: Genişletmek, yaymak, uzatmak
Fail: Başaramamak, becerememek
Fascinate: Büyülemek, cezbetmek
Feed: Beslemek, yiyecek vermek
Finance: Finanse etmek, para sağlamak
Flourish: Gelişmek, büyümek
Flow: Akmak, dolaşmak, süzülmek
Focus: Odaklamak, bir noktada toplamak, yoğunlaşmak
Force: Zorlamak, mecbur etmek
Form: Oluşturmak
Found: Kurmak
Fracture: Kırılmak, kırmak, çatlamak
Frustrate: Önlemek, engel olmak, hayal kırıklığına uğratmak.
Fulfil: Yerine getirmek, yapmak
Furnish: Döşemek, mobilya döşemek
Gain: Kazanmak, kâr etmek
Gather: Toplamak, bir araya getirmek, tutmak
Generate: Üretmek, meydana getirmek
Glance: Göz atmak, göz gezdirmek, bakıvermek
Govern: Yönetmek, idare etmek, hükmetmek
Graduate: Mezun etmek, diploma vermek
Grasp: Kapmak, tutmak, yakalamak
Gratify: Hoşnut etmek, memnun etmek
Guess: Tahmin etmek, zannetmek
Hamper: Engel olmak, engellemek
Handle: Ele almak, idare etmek, kıvırmak
Hang: Asmak, takmak, sarkıtmak
Harm: Zarar vermek, incitmek
Highlight: Dikkatini üstüne toplamak, belirtmek
Hijack: Uçak kaçırmak, kaçırmak, gasp etmek
Hinder: Engel olmak, alıkoymak, aksatmak
Hire: Kiralamak
Hit: Vurmak, çarpmak, isabet ettirmek
Hurt: İncitmek
Identify: Tanımak, kimliğini saptamak
Ignore: Önemsememek, görmezlikten gelmek
Illuminate: Aydınlatmak, ışıtmak
Imagine: Hayal etmek, düşlemek, düşünmek
Imitate: Taklit etmek, benzetmek
Impair: Zarar vermek, zayıflatmak
Implement: Uygulamak, yerine getirmek
Imply: İma etmek, ifade etmek
Import: İthal etmek, belirtmek
Impose: Yüklemek, zorlamak, etkilenmek
Impress: Etkilemek, baskı yapmak, iz bırakmak
Improve: Geliştirmek, iyileştirmek, ilerletmek
Indicate: Göstermek, belirtmek, işaret etmek,sinyal vermek
Infect: Bulaştırmak, enfekte etmek
Infer: Bir sonuca varmak
Influence: Etkilemek, tesir etmek
Inform: Bildirmek, bilgi vermek, haber vermek
Inhabit: Oturmak, ikamet etmek
Inherit: Miras olarak almak, miras almak
Initiate: Başlatmak, ön ayak olmak
Inspire: İlham vermek, esinlenmek
Integrate: Bütünlemek, tamamlamak
Intend: Niyet etmek, kastetmek
Intensify: Şiddetlendirmek, yoğunlaştırmak
Interact: Birbirini etkilemek, karşılıklı etkileşim kurmak
Interfere: Araya girmek, burnunu sokmak
Interpret: Yorumlamak, çevirmek
Interrupt: Sözünü kesmek, kesmek, ara vermek
Intervene: Arada olmak, araya girmek
Introduce: Tanıştırmak, tanıtmak
Invade: Saldırmak, hücum etmek
Invent: İcat etmek, bulmak, atmak
Invest: Yatırmak, yatırım yapmak
Investigate: İncelemek, araştırmak
Invite: Davet etmek, çağırmak
Involve: İçermek, kapsamak
Issue: Yayınlamak, bildirmek
Judge: Yargılamak, karara varmak
Justify: Haklı çıkarmak, savunmak, doğrulamak
Label: Etiketlemek, etiket yapıştırmak
Launch: Başlatmak, girişmek
Lay: Koymak, yerleştirmek, sermek
Lead: Başında olmak, yol göstermek,öncülük etmek
Lend: Ödünç vermek
Lie: Yalan söylemek, kandırmak
Lift: Kaldırmak, yükseltmek
Limit: Kısıtlamak, sınırlandırmak
Load: Yüklemek, doldurmak, yük olmak
Maintain: Sürdürmek, sağlamak
Manifest: Göstermek, belirtmek
Manipulate: El ile işletmek, idare etmek
Manufacture: Üretmek, imal etmek
Mark: İşaretlemek, damgalamak, çizmek
Master: Öğrenmek, hakim olmak
Matter: Önemi olmak, önemli olmak
Measure: Ölçmek, tartmak, ölçüsünü almak
Merge: Birleşmek, karışmak, kaynaşmak
Migrate: Göç etmek
Mislead: Yanlış yönlendirmek, şaşırtmak
Misuse: Hor kullanmak, yanlış kullanmak
Mix: Karıştırmak, katmak
Mock: Alay etmek, eğlenmek
Modify: Değişiklik yapmak, değiştirmek
Mold: Biçimlendirmek, kalıba dökmek
Neglect: Aldırmamak, ihmal etmek
Nominate: Atamak, aday olarak göstermek
Notice: Fark etmek, dikkat etmek
Object: İtiraz etmek, karşı çıkmak
Oblige: Zorunda bırakmak, mecbur etmek
Observe: Görmek, gözetlemek, gözlemek
Occupy: Tutmak, işgal etmek, meşgul etmek
Occur: Çıkmak, ortaya çıkmak, oluşmak
Offer: Teklif etmek, sunmak
Offset: Dengelemek, denkleştirmek
Operate: Çalışmak, işletmek, etki etmek
Organize: Düzenlemek, kurmak
Originate: Kaynaklanmak, meydana gelmek
Outrage: Hakaret etmek, kırmak, kötü davranmak
Outweigh: Ağır basmak, daha ağır gelmek
Overcome: Başa çıkmak, üstesinden gelmek
Overlook: Görmemezlikten gelmek, gözden kaçırmak
Owe: Borçlu olmak, minnettar olmak
Participate: Katılmak, ortak olmak, pay almak
Penetrate: İçine girmek, sokulmak
Perceive: Algılamak, hissetmek, sezmek
Permit: İzin vermek, olanak vermek
Persuade: İkna etmek, razı etmek, kandırmak
Pile: Yığmak, istif etmek
Pioneer: Çığır açmak, öncü olmak
Populate: İnsan yerleştirmek(doldurmak)
Pose: Poz vermek, tavır takınmak
Possess: Sahip olmak, elinde bulundurmak
Postpone: Ertelemek, tecil etmek
Pour: Dökmek, akıtmak, boşaltmak
Praise: Övmek, methetmek, şükretmek
Predict: Önceden haber vermek, tahmin etmek
Prepare: Hazırlamak, hazırlık yapmak
Preserve: Korumak, muhafaza etmek
Press: Baskı yapmak, sıkıştırmak, bastırmak
Prevail: Galip gelmek, yenmek, hüküm sürmek
Prevent: Önlemek, engel olmak
Print: Basmak, yayınlamak
Progress: İlerlemek, ileri gitmek
Prohibit: Yasaklamak, menetmek, yasak etmek
Prolong: Uzatmak, sürdürmek
Promise: Söz vermek, vaat etmek
Promote: Yükseltmek, terfi ettirmek
Propose: Önermek, teklif etmek
Prosecute: Dava açmak, yürütmek, takip etmek
Prosper: Başarılı olmak, başarmak
Protect: Korumak, gözetmek
Protest: İtiraz etmek, protesto etmek
Prove: Kanıtlamak, ispat etmek
Provide: Sağlamak, karşılamak, temin etmek
Publish: Yayınlamak, basmak
Pull: Çekmek, asılmak
Pump: Pompalamak, şişirmek
Purchase: Satın almak, elde etmek, kazanmak
Pursue: İzlemek, peşinde koşmak
Push: İtmek
Puzzle: Şaşırtmak, kafasını karıştırmak
Raise: Yükseltmek, büyütmek
Reach: Ulaşmak, erişmek
React: Tepki vermek, tepkimek
Realize: Fark etmek, farkına varmak
Reason: Düşünmek, muhakeme etmek
Rebel: İsyan etmek, başkaldırmak
Recall: Anımsamak, hatırlatmak
Receive: Almak, teslim almak, kabul etmek
Recite: Ezberden okumak, ezbere anlatmak
Reckon: Hesap etmek, hesaplamak
Reclaim: İadesini istemek, geri istemek, geri çağırmak
Recognize: Tanımak, farkına varmak
Recommend: Tavsiye etmek, önermek
Reconcile: Barıştırmak, arabuluculuk etmek
Recover: İyileşmek, düzelmek, toplamak
Recreate: Canlandırmak
Recruit: İşe almak, askere almak, toplamak
Reduce: Azaltmak, indirmek, küçültmek
Refer: Atıfta bulunmak, kastetmek, ima etmek
Refine: Rafine etmek, arıtmak
Reflect: Yansıtmak, aksettirmek
Reform: Reform yapmak, düzeltmek
Refrain: Kendini tutmak, kaçınmak, sakınmak
Refuse: Reddetmek, kabul etmemek
Register: Kayda geçirmek, kaydetmek
Regret: Üzülmek, pişman olmak
Regulate: Düzenlemek, düzenleme yapmak
Reign: Hüküm sürmek, egemen olmak
Reject: Reddetmek, geri çevirmek
Relate: Bağlı olmak, ilgili olmak
Release: Serbest bırakmak, salıvermek
Remain: Kalmak, durmak, geriye kalmak
Remove: Kaldırmak, çıkarmak
Renovate: Yenilemek, tamir etmek, onarmak
Replace: Değiştirmek, yerine koymak
Report: Rapor etmek, anlatmak, söylemek
Request: Rica etmek, istemek, talep etmek
Require: Gerektirmek, istemek
Research: Araştırmak, incelemek
Resemble: Benzemek
Resent: Alınmak, içerlemek, gücenmek
Reserve: Ayırmak, tutmak
Resist: Direnmek, göğüs germek
Resolve: Karar vermek, karara bağlamak
Respect: Saygı göstermek, saymak
Respond: Cevap vermek, yanıtlamak
Restore: Yenileştirmek, eski haline getirmek
Restrain: Alıkoymak, engellemek, tutmak
Restrict: Sınırlamak, kısıtlamak
Resume: Kaldığı yerden devam etmek
Retain: Alıkoymak, tutmak, sürdürmek,devam ettirmek
Reveal: Açığa çıkarmak
Review: İncelemek, gözden geçirmek
Revise: Gözden geçirmek, tekrar etmek
Revive: Canlandırmak, hayata döndürmek
Revolt: Başkaldırmak, isyan etmek
Rid: Kurtarmak, temizlemek
Rise: Kalkmak, yükselmek
Rush: Acele etmek, koşturmak
Sacrifice: Kurban etmek, kıymak, feda etmek
Satisfy: Memnun etmek, tatmin etmek
Save: Biriktirmek, tasarruf
Scatter: Saçmak, perişan etmek, saçıp savurmak
Scheme: Tasarlamak, düzenlemek
Seal: Mühürlemek, damgalamak
Secure: Korumak
Seek: Aramak, aranmak, araştırmak, almak
Seize: Yakalamak, ele geçirmek
Sense: Hissetmek, algılamak, sez
Separate: Ayırmak, bölmek, dağılmak
Share: Paylaşmak, bölüşmek, katılmak
Shatter: Parçalamak, kırmak, harap etmek
Shed: Dökmek, akıtmak, yaymak
Shelter: Korumak, barındırmak
Shift: Değiştirmek, değişmek
Shine: Parlamak
Shock: Kalbini kırmak, şok etmek
Shuttle: Mekik dokumak, gidip gelmek
Signify: Belirtmek, işareti olmak
Slide: Kötü yola düşmek, kaymak
Solve: Çözmek, çözüm bul
Spark: Harekete geçirmek
Split: Bölmek, Parçalamak, Ayrılmak, Kopmak
Spoil: Şımartmak, bozmak
Stage: Sahnelemek, düzenlemek
Stimulate: Teşvik etmek, özendirmek
Strengthen: Güçlendirmek, kuvvetlendirmek
Stress: Stres, bunalım
Strike: Vurmak
Struggle: Mücadele etmek, çabalamak
Submit: Teslim etmek, sunmak
Subsidize: Para yardımı yapmak, mali destek sağlamak
Succeed: Başarmak
Suffer: Acı çekmek, zarar görmek
Suggest: Önermek, teklif etmek
Supply: Karşılamak, sağlamak, gidermek
Support: Tutmak, desteklemek
Suppose: Farz etmek, varsaymak
Suppress: Bastırmak, zapt etmek, durdurmak
Surpass: Geçmek, aşmak, üstün olmak
Surround: Etrafını çevirmek, sarmak
Survey: Bakmak, incelemek, araştırmak
Survive: Yaşamayı sürdürmek
Suspect: Şüphe etmek, kuşkulanmak
Sustain: Desteklemek, taşımak, çekmek
Swallow: Yutmak
Tempt: Baştan çıkarmak, ayartmak, özendirmek
Tend: Yönelmek, eğilimi olmak
Testify: Şahitlik etmek, doğrulamak, tanıklık etmek
Threaten: Tehdit etmek, gözünü korkutmak
Trace: İzlemek, izinden gitmek,izini takip ediyor
Transfer: İletmek, transfer etmek, aktarmak
Transform: Dönüştürmek, haline gelmek
Transplant: Nakletmek, başka yere dikmek
Treat: Davranmak, tedavi etmek
Trick: Aldatmak, kandırmak
Trigger: Başlatmak, neden olmak
Trust: Güvenmek, inancı olmak, itimat etmek
Undergo: Katlanmak, çekmek, geçirmek
Underline: Altını çizmek, vurgulamak
Undermine: Küçümsemek, baltalamak
Update: Güncellemek
Upgrade: Yükselmek
Uphold: Desteklemek, onaylamak, uygun bulmak
Verify: Doğrulamak
Violate: Bozmak, ihlal etmek
Vote: Oy vermek, oy kullanmak
Warn: Uyarmak, ikaz etmek
Waste: İsraf etmek, çarçur etmek
Wave: Dalgalanmak, sallanmak
Whistle: Islık çalmak
Wipe: Silmek, kurulamak
Witness: Şahit olmak, tanık olmak, şahitlik etmek
Wonder: Merak etmek, hayret etmek, şaşmak
Worship: Tapmak, tapınmak
Yield: Vermek, sağlamak, ürün vermek

Ücret İadeli Eğitim Modeli

Bizimle çalıştınız ve istediğiniz skoru alamadınız, o zaman ödemiş olduğunuz tüm ücreti size kesintisiz olarak iade ediyoruz. Üstelik bunu resmi garanti belgesi ile yapıyoruz.

% 100 Başarı Garantili Eğitim

Mevcut İngilizce seviyeniz, hedeflediğiniz puan ve sınava gireceğiniz tarihe göre ayarlanmış sadece size özel bir eğitim modeli düşünün. Üstelik hiçbir sınırlama olmadan kendi hızınızda 7-24 online çalışma imkanı.

yokdil Ders Örnekleri

Önce Tüm Sistemi Keşfet!

Demo eğitim videolarımızı izleyerek eğitim kalitemizi satın almadan önce keşfedebilirsiniz. Ayrıca ücretsiz üye olarak çalışma sistemimizi deneyebilirsiniz.

HEDEFLEDİĞİNİZ SKORA ULAŞAMAZSANIZ ÖDEDİĞİNİZ ÜCRETİN TAMAMINI HEMEN İADE EDİYORUZ!